Tiyatro Severler; Nisan planinizi Bu Haberden Sonra Yapabilirsiniz.

Büyük ustalardan klasik ve çagdas tiyatro edebiyatinin seçme eserleri Nisan ayinda da sahnede...

Klasik eserlere getirdigi yorumla seyirciden ve tiyatro çevresinden olumlu elestiri alan Oyunbaz, tiyatro tarihinin iki klasik basyapiti, Çehov'dan "Marti" ve Ibsen'den "Peer Gynt"ün ardindan bu defa çagdas tiyatro edebiyatinin önemli bir eserini sahneye tasiyor: Gesine Danckwart'tan "Ekmek Parasi".

'OYUN SONU' NISAN AYINDA DA DEVAM EDIYOR
Nobel ödüllü yazar Samuel Beckett’in basyapiti olan Oyun Sonu, EKIP yorumuyla sahnede...

Ekmek Parasi

Bir issiz, bir stajyer, bir garson, bir is kadini, bir yönetici adayi... Hepsi ayni oyunda bulusurlar: Ekmek Parasi. Monologlardan olusan Ekmek Parasi, günümüz Alman Tiyatrosunun önemli yazarlarindan Gesine Danckwart'in, sahnelendigi birçok ülkede ses getirmis, çagdas bir tiyatro denemesi. Kendi yasamlarinin hapsinde, neden oldugunu bilmeksizin günü kurtarmaya, ayakta kalmaya, var olmaya çalisan isimsiz bes karakter, her günü tek ve ayni bir gün gibi yasamaya çalisirlarken içinde bulunduklari kavganin nedeni ekmek parasi midir acaba? Zihinleri susmayan, sessizce bagiran, biricik, yapayalniz ve kalabalik bes kafa sesi... Oyun boyunca durmaksizin düsünen, tartisan, kavga eden, günü kurtaran ve kazanan bes sehirli... Yönetmenligini Güray Dinçol’un üstlendigi, Ekmek Parasi, kendimizi anlamaya soyunmus performatif bir tiyatro denemesi.

“Marti”

17.Uluslararasi Istanbul Tiyatro Festivali’nde “Anton Çehov'a Selam” basligi altinda sahnelenen Marti, tiyatro tarihinin ve edebiyatinin en önemli eserlerinden biri. Bu klasik eser Oyunbaz yotumuyla sahneye tasiniyor. Yönetmenligini Abdullah Cabaluz’un üstlendigi oyun; Ataol Behramoglu çevirisi esas alinarak Behçet Necatigil ve Mehmet Özgül çevirilerinden Oyunbaz tarafindan derlendi. Oynadigi sezonlarda pek çok olumlu elestiri alan ve “Vasif Öngören Özel Ödülü”ne deger görülen Marti, Anton Çehov’un ve Dünya Tiyatro tarihinin en önemli eserlerinden biri kabul ediliyor.

Oyun Üzerine
Yikilmaya yüz tutmus çarlik Rusya’sinin son demlerinde, kentlesme ve sanayilesmenin dayattigi degisimin bunalima sürükledigi aydinlar ve küçük burjuva sinifi... Çehov’un “öfkelenerek ve aciyarak bakiyorum” dedigi oyun kisileri iste bu sinifa ait, düsmüs toprak soylularidir. Eylemsizlik içinde uyurgezer gibi yasayan bu insanlarin diyaloglari yasamaya, bir seyler yapmaya karsi duyulan güçsüzlügün, can sikintisinin çevresinde dolanir durur. Ruhlari, Konstantin Treplev’in vurdugu marti kadar ölü olan bu insanlar, o zavalli marti kadar sansli degildirler. Çünkü onlar ne yasamaktadirlar ne de ölüdürler.

“Peer Gynt”

X. Lions Tiyatro Ödülleri’nde En Iyi Prodüksiyon ve Kerem Yilmazer “Genç Yetenek” Oyuncu Ödülü’ne deger görülen, 15. Sadri Alisik Tiyatro Ödülleri’nde Yilin En Iyi Yapiminin Yönetmeni ödülüne aday gösterilmis olan Peer Gynt, seyircisiyle bulusmaya devam ediyor. Yönetmenligini Abdullah Cabaluz’un üstlendigi; Seniha Bedri Göknil, Zehra Ipsiroglu ve Mehmet Ergen çevirilerinden Oyunbaz tarafindan derlenen Peer Gynt, Çehov’un “En begendigim yazar” sözleriyle niteledigi, Norveç tiyatrosunun dünyaya mal olmus ünlü oyun yazari Henrik Ibsen’in basyapitlarindan biri. Oyun, iki perde, bir ömür…“Kendi olma takintisiyla donanmis, kendini gerçeklestirmek için gerek duydugu her seyi sadece ‘kendi’nde arayan bir insanin son nefesinde hayati bir ‘tiyatro oyunu’ gibi gözlerinin önünden geçseydi, seyredecegi sey ne olurdu acaba?”

PEER : Bir tek sey soracagim. Ne demek bu "kendin olmak"?
DÖKMECI : Ne komik çikti senin agzindan bu soru.
PEER : Hadi uzatma, sen bana cevap ver.
DÖKMECI : Kendin olmak demek kendini imha etmek demektir.
Anladin mi? Anlamadin.

"OYUN SONU"

Oyun Üzerine
Oyun Sonu, bilinmeyen bir felaketin sonrasinda, zamansiz ve mekânsiz bir evrende geçer. Uzam, dört duvarla çevrili ve disari bakan iki küçük pencereyle mutfaga açilan tek bir kapiya sahip köhne bir odadan ibarettir. Odanin tam ortasinda, derme çatma bir tekerlekli sandalyede oturan Hamm, yürüyemez ve göremez. Usagi Clov ise oturamaz. Hamm’in anne babasi Nell ve Nagg ise bacaklarini yitirmis olarak birer çöp tenekesinde yasamaktadirlar. Bu dört kisinin aralarindaki iliski sevgiye degil; çogunlukla nefret, tiksinti, aliskanlik ve belki acimaya dayanir. Sonunda, oyun sonu geldiginde, aslinda hiçbir seyin sonu gelmemistir.

YAZAN: Samuel Beckett
ÇEVIREN: Genco Erkal çevirisi esas alinarak Ugur Ün, Abet Limnn ve Berent Enç - Herman Sariyan çevirileri ile Samuel Beckett’in orijinal Ingilizce metninden yararlanilmistir.
Yöneten: Cem Uslu
Dramaturg: Ayça Seymen Simsek
Dekor, Isik, Kostüm, Makyaj: EKIP
Afis, Brosür: Altan Sinan Cebecigil
Oynayanlar:  HAMM: Cem Uslu
             CLOV: Simel Aksünger
             NAGG: Murat Engiz
             NELL: Aysegül Uraz
SÜRE: Tek Perde / 90 dakika.


PROGRAM

EKMEK PARASI*


Tarih / Saat : 7,14,21 Nisan 2011 Persembe günleri / 20:30
Yer : Beyoglu Terminal Sahnesi
Süre : 1 saat / Tek Perde.
*Gösterimlere sinirli sayida seyirci alinacaktir. Lütfen rezervasyon yaptiriniz.

PEER GYNT

Tarih / Saat : 11 Nisan 2011, Pazartesi / 20:30
17 Nisan 2011, Pazar /18:00

Yer : Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampüsü Tiyatro Salonu
Süre : 2 saat 45 dakika / 2 Perde

MARTI

Tarih / Saat : 29 Nisan 2011, Cuma / 20:30
Yer : Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampüsü Tiyatro Salonu
Süre : 2 saat 30 dakika / 2 Perde


OYUN SONU

Tarih / Saat : 6 Nisan 2011, ÇARSAMBA / 20:30
Yer : Kumbaraci50

16 Nisan 2011, CUMARTESI / 20:30
23 Nisan 2011, CUMARTESI / 20:30
Yer : Mekan.ARTI

İçerik Yanı Reklam 1