Hamzaçebi: Yurt disindaki vatandaslarimizin (yasadiklari yerde) oy kullanamamasinin sorumlulugu dogrudan dogruya AKP’ye aittir.
Grup Baskanvekili Akif Hamzaçebi, Oda Tv çalisani Iklim Bayraktar üzerinden yürüyen tartismanin tarafi olmadiklarini belirterek, AKP Grup Baskanvekili Bekir Bozdag’in ”tartismada bahsi geçen AKP yöneticisi” konusunda savciya çagri yapmasi gerektigini kaydetti.
Hamzaçebi, TBMM’de düzenledigi basin toplantisinda, Bozdag’in ”yurt disindaki vatandaslarin mektupla oy kullanilmasina olanak saglayan yasanin, CHP tarafindan Anayasa Mahkemesine götürülerek, iptal ettirildigini, bu vatandaslarin oy kullanamamasinin sorumlusunun, CHP oldugunu” ifade ettigini kaydetti.
Bozdag’in hukukçu kimliginin oldugunu animsatan Hamzaçebi, ”Hukukçu kimligi olan bir grup baskanvekilinin böyle bir açiklama yapmasini üzüntü verici buluyorum. Bozdag’in bu açiklamasi, hukukçu kimligine yakismamaktadir” dedi.
Anayasa Mahkemesinin söz konusu yasayi oybirligiyle iptal ettigini hatirlatan Hamzaçebi, ”Anayasa Mahkemesine dava açilmasinin yanlis oldugu yönündeki bir demokrasi anlayisina sahip Bozdag’i kiniyorum. Bu, çarpik bir demokrasi ve hukuk anlayisidir. Anayasa Mahkemesine dava açmayi kinayan ama Anayasa’ya aykiri kanun çikarmayi kendine hak gören bir hukuk anlayisi var Adalet ve Kalkinma Partisi’nin. Bu tablo, bunu göstermektedir” diye konustu.
Akif Hamzaçebi, Anayasa Mahkemesinin mektupla oy kullanilmasi durumunda ”seçmenin iradesinin baski altinda kalmadan olusmayacagi” gerekçesiyle yasayi iptal ettigini belirtti.
Grup Baskanvekili Hamzaçebi, ”AKP bahane ariyor. 2008 yilinin mayis ayinda Anayasa Mahkemesi, yürürlügün durdurulmasi karari verdigi halde o tarihten bu yana hükümet olmanin geregini yerine getirmeyerek yurt disindaki vatandaslarimizin oy kullanmasi yönünde hiçbir önlem almamistir. Seçime giderken böyle bir açiklama yapmak, sorumlulugu CHP’ye atma yaklasimidir. Bunu, AKP sik sik yapmaktadir, hedef sasirtmaktadir. Yurt disindaki vatandaslarimizin oy kullanamamasinin sorumlulugu, dogrudan dogruya AKP’ye aittir” diye konustu.
“BOZDAG, SAVCIYA ÇAGRI YAPSIN”
Hamzaçebi, ”Bozdag’in, gazeteci oldugunu iddia eden Bayraktar’in iddialarina dayanarak, CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu‘nu itham ettigini” söyledi.
Bozdag’in ”Sayin Kiliçdaroglu’nda namus varsa o AKP üst düzey yöneticisi kimse açiklamalidir” dedigini kaydeden Hamzaçebi, söyle devam etti:
”Sayin Bozdag eger gerçekten hukukçuysa, bu konuda çagri yapacagi kisiyi gözden geçirsin. Sayin Kiliçdaroglu, Oda Tv ile ilgili gelismeler konusunda herhangi bir iddianin sahibi degildir. AKP’nin herhangi bir yöneticisi ile ilgili bir iddiayi Sayin Kiliçdaroglu ve CHP yetkilileri ortaya koymus degildir. Biz, bu tartismalarin, yazilanlarin herhangi bir tarafindan degiliz. Siyasetin, bunlar üzerine kurulmasini dogru bulmuyoruz; bunlari da ciddiye almiyoruz.
Sayin Bozdag bir çagri yapacaksa savciya yapabilir. Eger savcinin elinde bu tür kayitlar varsa, bunlar da bir sekilde basinda yer alabilir. Gazeteci oldugunu iddia eden kisiye çagrida bulunabilir. Bu çagrilarda bulunmaksizin Sayin Kiliçdaroglu’na ‘gel bu ismi açikla’ demeyi, dürüst bir davranis olarak görmüyorum. Sayin Bozdag bir hukukçuysa gerçekten dürüstse hedef sasirtmasin, savciya ve ilgili gazeteciye çagrida bulunsun.”
AB RAPORU
Akif Hamzaçebi, önceki Avrupa Parlamentosu raporlarini olumlu bulan hükümetin, son raporda yazilanlarin dogru olmadigini ifade ettigini de belirtti. Raporda, yargilama süreçleri ve gazeteci tutuklamalari konusunda yer alan elestirileri dile getiren Hamzaçebi, ”Hükümetin nasil bir AB üyeligi istedigi ortaya çikmaktadir. AKP, basin özgürlügünün oldugu, bireylerin temel hak ve özgürlüklere sinirsiz bir sekilde sahip oldugu bir AB veya demokrasi istemiyor. Kendi tek parti yönetiminin, kendi totaliter anlayisinin hakim oldugu bir demokrasi istiyor” görüsünü dile getirdi.
“CIDDIYE ALMADIGI IÇIN…”
Sorulari da yanitlayan Hamzaçebi, eski CHP Genel Baskani Deniz Baykal’in ”Bayraktar ile görüsmesi hakkinda bilgi vermedigi gerekçesiyle Kiliçdaroglu’na sitem ettiginin” belirtilmesi üzerine, sunlari söyledi:
”CHP, bir senaryonun merkezine konulmak isteniyor. CHP, yipratilmak isteniyor. ‘Biz bu olayin tarafi degiliz’ derken, bu olayda iddia sahibi bir parti degiliz. Sayin Baykal’in hassasiyetini anliyorum, saygiyla karsiliyorum ancak Sayin Kiliçdaroglu, Sayin Baykal’i aramis olsaydi, olaya önem vermis gibi bir algilamaya yol açabilirdi. Böylesine hassas bir konudur. Oysa Sayin Kiliçdaroglu, olayi ciddiye almamistir. Telefon etmek ‘olayi ciddiye almak’ demektir. Ciddiye almadigi için Sayin Baykal’i aramamistir. Olayda, Baykal’i yipratma gayreti de vardir.”
Bir baska soru üzerine ”Kiliçdaroglu’nun, herhangi bir AKP yöneticisini itham etmedigini” kaydeden Hamzaçebi, ”Bu iddiayi ortaya koyanlar baskalari” dedi.
Bayraktar’in ”partide nasil böyle üst düzey görüsmeler yapabildigine” iliskin soruyu yanitlarken de Hamzaçebi, bugüne kadar ”gazeteciyim” diyerek gelen herkesi gazeteci kabul ederek, görüsmeler yaptigini söyledi. Bayraktar’in ”basin kartinin olmadigi” yönünde basinda haberlerin yer aldigini ifade eden Hamzaçebi, ”(Gazeteciyim) diyen bir kisi ‘görüsmek istiyorum’ diyorsa, israr ediyorsa ilgili kisiler görüsebilir. Bunda herhangi bir sakinca görmüyorum. Önemli olan iyi niyet. Iyi niyetle görüsürsünüz ama karsinizdaki kisi kötü niyetli ise o onun insafina, ahlakina kalmis bir sey” diye konustu.
“BIR DEFAYA MAHSUS, BEDELLI ASKERLIK…”
Yazar Hüseyin Üzmez’in tahliyesine iliskin bir soruyu da yanitlayan Hamzaçebi, Yargitay’in davaya iliskin kararini, öncelikli olarak vermesinin önemine isaret etti.
Hamzaçebi, TBMM’nin kapanmak üzere oldugunu da animsatarak, karsiliksiz çek nedeniyle hapse düsenlere yeni bir imkanin saglanmasi konusunda düzenleme çagrisi yapti.
Bedelli askerlik konusunda da büyük bir beklenti ve birikimin oldugunu kaydeden Hamzaçebi, ”Geçmiste birikimleri eritmek adina böyle düzenlemeler yapildi. Bir defaya mahsus olmak üzere birikimi eritmek açisindan bedelli askerlik düzenlemesi yapmakta yarar oldugunu düsünüyorum. Meclis kapanmadan bu düzenlemeleri yapabiliriz” dedi.
Kaynak : www.chp.org.tr
